Paralel Evrene Giden Fizikçi; Ettore Majarona
10. Boyut kitabını yazdığım süreçte ve sonrasında evrenin gizemleri ve kuantum dünyasının bilinmezleri ile epeyce bir haşır neşir oldum. İşte o bilinmezlerden birisi de Ettore Majarona’dır.
Bizler paralel evren desek de esasında yeni ortaya çıkmış olan ayna evren terimini Majarona için daha doğru buluyoruz.
Henüz 31 yaşındayken teorik fiziğin dâhisi olarak tanınan, Ünlü Fermi Paradoksunun sahibi Fermi tarafından Newton’a eş tutulan Majarona başka evrenlerin varlığını keşfetmişti. Hatta herkesten önce nötronların varlığını bulmuş, nötrinoların kütleye sahip olduğunu anlamıştı. Bu çalışmalarını paylaşmadığı için Nobel alamamıştı ama bu onun için önemli değildi. Tesla gibi o da dünyevi konulara pek takılmazdı, bu yüzden de içe kapanık biri olarak bilinirdi. Majorana Nobel’den çok daha büyük bir ödülün peşindeydi; başka evrenlere giden yolun…
Bulduğu denklemleri kimseyle paylaşmadı ama harekete geçtiğinde bir noktada gözlemci etkisine ihtiyaç duydu. Çift yarık deneyinde ortaya çıkan gözlemci etkisinin önemi burada da karşısına çıkmıştı.
Bu noktada 25 Mart 1938 Cuma günü ailesine Napoli’de bir mektup yazarak veda etti. Mektupta Majorana bilinmeyene doğru yolculuğu için “Kaçınılmaz bir karar aldım ve bunun yaratacağı sonuçlar için de şimdiden özür dilerim.” diyordu.
Ardından da bir telgraf çekerek ilk mektubu dikkate almamasını istedi. “Sevgili Carelli, umarım telgrafımı ve mektubu aynı zamanda almışsınızdır. Deniz beni reddetti ve yarın Bologna Hoteli’nden belki de elimde bir mektupla geri döneceğim.”
Sonra da Napoli’den Palermo’ya doğru giden bir gemiye bindi ve kendisinden bir daha haber alınamadı.
Mektubun ve telgrafın aileye ulaşması önemliydi ve “Schrödinger’in Kedisi” deneyinde olduğu gibi bir süperpozisyon durumu yaratıyordu. Buradaki kedi Majorana’nın kendisi, denklemlerindeki ihtiyaç duyduğu gözlemci ise Carelli’ydi. Belli ki ne yaptığını kimsenin tam olarak bilmesini istemiyor, hakkında yüzlerce fikrin ortaya çıkmasını fazlaca önemsiyordu. Bu da deneyinin bir parçasıydı…
Isaac Asimov’un 1972 yılında yazmış olduğu “İşte Tanrılar” kitabı, atom altı parçacıkların başka evrenlere kapı açabileceğini ilk işleyenlerden biriydi. Bir elektron pompası ile iki ayrı fizik yasalarının hâkim olduğu iki ayrı evren arasında elektron ve nötron alışverişinin mümkün olduğunu yazmıştı Asimov. Hem de nötronu ilk varsayan Majarona’nın gidişinden tam 34 yıl sonra…
2022 yılında Asimov’un hayali de gerçek oldu. Bir parçacık fizikçi Leah Broussard nötronların başka bir evrene 9 saniyelik gidişlerini konu alan deneyler zincirine başladığını duyurdu, hem de “Stranger Things” dizisinin en çok izlendiği dönemde…
Şimdi soruyoruz; Tüm bu gelişmeler ışığında Majarona’nın denklemlerle başka evrenlere yolculuğun sırrını çözmüş olamaz mı? Bunu yaparken de beynin gücünü ve gözlemci etkisini de kullanarak kendisini 2024 yapımı “Dark Matter” dizisindeki süperpozisyon durumuna sokmuş olamaz mı?
Göktürk Ramu